HAMİLELİKTE ve JİNEKOLOJİDE DOPPLER UYGULAMALARI

Sağlık ile ilgili teknolojik gelişmeler hem teşhis hem de tedavi alanında olmaktadır. Tanıda kullandığımız araçlar her geçen gün artmakta ve diğer teknolojik gelişmelere paralel olarak birçok tanı yöntemi dijital ortamlarda yapılmakta ve bilgiler ileride kullanmak üzere saklanabilmektedir.

Ultrasonografi teknolojisi hamilelik ve jinekoloji branşında önemli bir buluştur . Ultrasonografi olmadan gebelik muayenesi ve jinekolojik muayene eksik kalmaktadır.  Ultrasonografi ilk yıllarda siyah beyaz ve rezolusyonu düşüktü. Yıllar sonra analog cihazların yerini dijital tabanlı cihazlar aldı ve tanıdaki duyarlılığı arttığı gibi 3 ve 4 boyut gibi görüntüleri elde etmemiz mümkün olmaktadır. Doppler de ultrasonografi teknolojisi ile beraber kullanılan bir özelliktir. Temel olarak damarlardaki kan akışını saptayan ve ölçen bir yöntemdir. İlk yıllarda siyah ve beyaz iken şimdi değişik renklerle damarların akımı temsil edildiğinden renkli doppler olarak da anılır.

Jinekolojide doppler genital organların kan akımlarını değerlendirerek bazı problemler için tanıda bize yardımcı olmaktadır. Örneğin yumurtalık kistlerinin kan akımları ve damarlarındaki dirençleri ölçerek kistin iyi veya kötü huylu olabileceği ile ilgili bilgi elde edilebilmektedir. Aynı şekilde rahimle ilgili bu tür problemlerde de fikir vermekle beraber, yumurtalık kadar kullanışlı değildir. Diğer kullanım alanı yumurtlamanın takibi ve dış gebelik teşhisidir.  Yumurtalık kitlelerinde damar artışı ve düşük dirençli damar akımının görülmesi kötü bir işaret olarak kabul edilmektedir.

 

Hamilelikte ise hamileliğin ilk haftaları ile birlikte doppleri kullanmaktayız.  6-7 haftalarda bebeğin kalp atımının varlığı ve onunla birlikte kalp ritminin gözlenmesi doppler ile mümkün olmaktadır. İlk 3 ayda özellikle bebeğin daha çok küçük olduğu haftalarda bebeğin ductus venosus adı verilen damarından yapılan doppler ölçümler ile doğuştan kalp – dolaşım anomalileri ve kromozom anomalisi taramasında kullanılmaktadır. Yeni gelişen ultrasonografi cihazları ile bebeğin kalbindeki problemleri görmemize doppler çok yardımcı olmaktadır.

Renkli Doppler gebeliğin ikinci 3 ayında yani 5-6 aylarda doppler  hem bebeğin sağlığı ile ilgili bilgiler verirken,  anomali taramasında da önemli bir yer tutar. Özellikle bebeğin kalbinde doğuştan defektlerin  saptanmasında yardımcı olmaktadır. Hamileliğin 6  ayında anne adayının rahim damarlarının doppleri  ile önemli bilgiler elde edilebilmektedir.  Rahim damarlarında hamilelik öncesi varolan ve hamilelikle birlikte meydana gelen değişimlerin incelenmesi incelenebilmektedir. Hamilelik öncesi rahim damarlarında bulunan “çentik” hamilelikle birlikte kaybolur. Bu değişimin  gecikmesi  ile çentiğin sebat etmesi halinde, ileri gebelik  aylarında gebelik hipertansiyonu ve bebekte gelişme geriliği riski ile beraberdir.  Saptandığında tedbiri de mümkün olabilmektedir.

Son 3 ayda bebeğin sağlığı ile ilgili takiplerde renkli doppler önemli bir yer tutar. Özellikle bebeğin göbek kordonundan geçen damarların doppler ile incelenmesi bebeğin sağlığı ile ilgili önemli bilgiler vermektedir. Kordon atardamarında görülen değişimler gebelik haftasına uygun değişimler göstermiyorsa önemlidir. Bebeğin sağlığını işaret eden doppler bulguları tek başına yetmese bile  NST adı verilen test ile beraber  değerlendirilerek takipte ve doğum kararında katkıda bulunmaktadır.

Özellikle 6 aydan sonra bebekte gelişme duraklaması başlamışsa, doppler ile buna ait değişimler izlenebilmektedir.  Göbek kordonundaki damarlarda daralma ve kan akımında direnç artışı ile beraber, beyin damarlarında genişleme ve direnç azalması tipik bir bulgudur.  Göbek kordonu damarlarındaki damarlarda daralmanın artışı ile akım direncinde artış bebeğin sıkıntıda olduğunun önemli belirtisidir ve bu durumda uygun zamanda doğum kararı gerektirebilmektedir.

Kadın doğum hekiminin hem jinekolojik sorunlar hem de gebelik takibinde önemli bir yardımcı tanı yöntemidir.

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published.