Kan grupları A, B ve O olarak adlandırılır. İlaveten kan hücrelerinde bulunan RH faktörünün varlığına göre RH negatif veya RH pozitif olarak da ayrı bir sınıflama mevcuttur. RH Faktörü veya Rhesus Faktörü, ilk defa Rhesus maymunun kan hücrelerinde saptandığından bu adı almıştır. RH (-) olan bir kişiye RH (+) kan verilirse RH Uyuşmazlığı adı verilir.
RH uyuşmazlığı sıklıkla hamilelikte karşımıza çıkmaktadır. RH (-) olan anneden doğan RH (+) olan çocuğun hücreleri anne dolaşımına geçtiğinde annede bu hücrelere karşı bağışıklık cevabı meydana gelir. İlk hamilelikte genelde ilk cevap zayıftır. Oluşması için 6 aydan biraz daha uzun süre geçmektedir ve zararsızdır. Fakat anneye ait hücreler diğer hamileliklerde tekrar RH (+) bebek hücreleri ile karşılaştığında kuvvetli bir ikincil cevap meydana gelir ve bebeğin kaybına kadar sonuçlar doğurabilmektedir.
BİR ÖRNEK VERECEK OLURSAK…
Biraz karışık bir girişle konuyu anlatmaya başladım ama daha anlaşılır hale getirmek için bir örnek vermekte fayda var. Bir kadının kan grubu A ve RH (-) iken RH (+) bir erkekle evlendiğinde bebeğin yaklaşık % 50 olasılıkla RH (+) olabileceğini tahmin edebiliriz. Bebek RH (+) olsa bile kadının ilk hamileliğinde anne kanına geçen bebek hücrelerine karşı zayıf bir cevap oluşur ama bebeğe genellikle zarar vermez. Çünkü ilk cevapta oluşan bağışıklık maddelerin(İmmünglobulin M yani IgM ) plasentayı geçemez. Bebek doğduğunda kan grubu RH (+) olduğu saptanırsa annede sonraki hamileliklerde sorun oluşmasın diye Anti – RH veya RHOGAM adında bir serum yaparak bebeğin hücrelerine karşı IgM taşıyan anne hücreleri yok edilir ve böylece kadının RH (+) olan bir kanla (mesela diğer hamileliğinde) karşılaştığında cevap meydana gelmez.
Eğer kadın daha önceden RH (+) olan bir bebek dünyaya getirmiş ise, düşük yapmışsa ve RHOGAM adı verilen serum yapılmadıysa, sonraki hamileliklerinde bebeğe ait olan RH (+) kan hücrelerine karşı kuvvetli bir reaksiyon oluşur ve IgG yani küçük moleküllü bağışıklık maddeleri oluşur. Bu IgG ‘ler plasentayı kolaylıkla geçer ve bebeğin hücrelerini yıkıma uğratarak aşırı kansızlık ve bunu takip eden bir dizi problemlere neden olmaktadır.
BASİT BİR İĞNENİN YAPILMAMASI İLE…
RH uyuşmazlıklarında ülkemizde de rutin olarak doğum sonrası bebeğin kan grubu tayini ve RH uygunsuzluğu saptanması ile Rhogam yapılmaktadır. Bu nedenle eskiden sıklıkla görülen ve bebek kaybına neden olan RH izoimmunizasyonu veya RH Hastalığı nadir görülmektedir. Basit bir iğnenin yapılmaması ile meydana gelecek tabloyu biraz daha açmakta fayda var. Bebeğin kanına geçen IgG’ ler hücre yıkımına neden olur. İleri derecede kansızlık, protein yetersizliğine bağlı dolaşım bozuklukları meydana gelir. Bebekte kan hücrelerinin aşırı yıkımına bağlı bilirubin yüksek düzeye çıkar. Bebekte tüm vücudunda ödem ve karında sıvı toplanması meydana gelir. Tedbir alınmazsa bebek maalesef anne karnında kaybedilir. Geç dönemde bu sorun meydana gelirse bebeğin hemen doğurtulması ile hayatı kurtulur ama çok yakından takip edilmesi gerekir. Çünkü doğduktan sonra da bilirubinin aşırı yükselmesine bağlı “Kernicterus” adı verilen ve beyin hasarına yol açan bir durum olabilir.
Nadiren ilk hamileliklerde de RH uyuşmazlığının ağır seyri izlenebilir. Aşırı kanamalarda, Dekolman plasenta, plasenta travmalarında ve amniyosentez, CVS gibi girişimsel işlemlerde bebeğe ait hücreler çok miktarda anne dolaşımına geçip aşırı bir bağışıklık cevabı meydana getirebilir.
İSTİSNALARI ATLAMAMAK İÇİN…
RH uyuşmazlığı olan hamileliklerde özellikle ilk hamileliklerde sorun olmaz ama istisnaları atlamamak için aylık Indirect Coombs testi ile takip yapılmaktadır. Bu testin negatif olduğu durumlarda sorun yoktur. Eğer test pozitif olarak saptanırsa titre yani reaksiyonun miktarı saptanır. Miktar fazla ise bebekte ödem veya karnında sıvı toplanması var mıdır diye araştırılır. Eskiden amniyosentez ile alınan sıvıda bilirubin tayini yapılır ve ona göre takip planlanırdı. Günümüzde ise direkt olarak bebek kordonundan kan alınır ki buna kordosentez adı verilmektedir. Bebeğin kesin olarak RH (+) olduğu saptanır ve kansızlık başlamışsa düzeyine göre hamilelik sonuna kadar 3–5 defa kordosentez yapılarak bebeğe kan verilir. Bebeğin hayatta kalabilecek haftaya geldiğinde doğurtulup anne karnı dışında takibine devam edilir.
RH (-) olan bir kadın daha önceden kürtaj olmuş, düşük yapmış veya yanlışlıkla RH (+) olan bir kişiden kan aldıysa mutlaka RHOGAM serumunu yaptırmış olması gerekir. Eğer bu serum yapılmadıysa hamileliğin başlangıcından önce ve hamilelikte Indirect Coombs testi ile periyodik takip yapılır. Eğer bu testte pozitiflik saptanırsa yapılacak en uygun hareket Perinatoloji Bilim Dalı olan bir fakülteye başvurmaktır. Çünkü ondan sonra yapılacak ileri tetkikler ve tedaviler ancak bu konuda uzman olan kişiler tarafından yapıldığında bebek için hayat kurtarıcı olabilmektedir.