Yumurtalık Kistleri

Kadınların korkulu rüyası yumurtalık kistleri miyomlardan sonra en sık saptanan jinekolojik problemlerdir. Kist saptanması hemen akla operasyonu gerektirmekle beraber, yumurtalık kistlerinin sadece bir bölümü operasyon gerektirmektedir.

Bu bölümde özellikle sık saptanan yumurtalık kistleri anlatılacaktır. Yumurtalık kistlerini fizyolojik (Operasyon gerektirmeyen) ve patolojik (operasyon gerektirenler) diye basitçe ayırabiliriz.

Fizyolojik Kistler

Her adet başında yumurtalıkların birinde yumurta gelişir (folikül). Bu aslında küçük bir kisttir. Cidarı ve içinde berrak bir sıvı bulunur. İçi su dolu balona benzer. Yumurtlama ile bu yumurta kisti içine kan dolar ve yumurtlama kisti (Korpus Luteum) adını alır. Gebelik oluşursa bu yumurtlama kisti gebeliği koruyan progesteron hormonunu üretir. Gebelik olmamışsa adet kanaması ile beraber bu kist de kaybolur.

Adet ile kaybolmayan ve yumurta büyüklüğünden, portakal büyüklüğüne kadar olan bu tür kistlere yumurta kisti veya fizyolojik kist adı verilir. Genelde kendi halinde küçülüp kaybolabilir. Eğer kaybolmazsa ilaç tedavisiyle, büyük oranda ortadan kalkabilir. Ancak kistin patlaması ve karın içine kanama veya kistin sapı etrafında burulması ile aciliyet gerektiren durumlarda operasyon düşünülebilir.

Bazen yumurtlama kisti (korpus luteum) yumurtlama sonrası kanamaya sebep olur ve kist kanaması dediğimiz bir durumdan dolayı operasyon gerektirebilir.

Operasyon gerektiren kistler

Bu kistler yukarda anlatılan kistlerden farklı olarak ilaç tedavisine cevap vermezler ve mutlaka saptandıklarında operasyon ile çıkarılmaları gerekmektedir. En sık rastlananları basit kistler, çukulata kistleri(endometriosis kistleri), dermoid kistler, fibromlar ve kanser şüphesi olan kistlerdir.

Basit kistler:

Genelde yumurta kistleridir. İçi berrak su ile dolu balon gibi düşünülebilir. İlaç tedavisine cevap vermeyen ve boyutları 5 cm üzerindedir. Operasyon yapılmasının nedeni yumurtalıkta baskı yaparak zarar vermesi, patlama ihtimali ve  sapı etrafında burulması ihtimali nedeniyle yapılır.

Çukulata Kistleri (Endometriosis Kistleri)

İçi erimiş çukulatayı andıran koyu kıvamlı bir sıvı ile doludur. Ayrıca sıklıkla karın içinde yapışıklıklar ile beraberdir. Karın içinde endometriosis odakları da bulunur. Bu kistlerin küçük boyutlarda iken özel ilaçlar ile tedavisi mümkün olsa da kesin tedavi yöntemi cerrahidir. Ayrıca karın içindeki yapışıklılar ve endometriosis odaklarının tedavisi yapılması gerekir.

Dermoid Kistler

Doğuştan anne karnında iken yumurtalıklarda bazı kalıntılardan ortaya çıkar. Genelde kistin içinde koyu yağ kıvamında sıvı, saç ve bazen diş gibi oluşumlar göze çarpar. Saptandığında yumurtalık kanseri ile karıştığından mutlaka operasyon gerektirirler.

Fibromlar

Rahimdeki miyomlara benzeyen bilardo topu gibi içi dolu ve sert olan kitlelerdir. Ultrasonografi ve operasyonda kanser ile benzerliğinden dolayı operasyon gerektirir

Kanser şüphesi olan kistler: ultrasonografi bulguları nedeniyle sert kısımları sıvı kısmından çok olan bu kistlerde kötü huylu hastalık olasılığı yüksek olduğundan, operasyon gerektirir. Hatta operasyon esnasında patolog çıkan parçayı değerlendirip iyi huylu ise operasyon rutin şekilde tamamlanır. Kötü karakterde ise kanser operasyonuna geçilir.

Kistlerin Belirtileri Nelerdir?

  • Karın ve kasık ağrısı: değişik şiddetlerde olur. Çok şiddetli ve dayanılamayacak ağrılarda kist patlaması veya sapı etrafında burulmasından (torsiyon) şüphelenilir.
  • Bel ağrısı
  • Karında şişlik
  • Ele kitle gelmesi

Tanı Metotları

Ultrasonografi

Jinekolojik kitlelerde çok önemli bir yeri olan bu yöntemde kistin büyüklüğü ve karakteri hakkında bilgi edinilebilir. Bakire olmayan kadınlarda vaginal yoldan yapılan bu yöntem oldukça ayrıntılı bilgi verir. Ayrıca kötü huylu olan kitlelerin ayrımında da yardım eder

 

Hormonal Testler

Ca 12–5, Ca 15–3, olarak bilinen bu testler iyi ve kötü huylu kistlerin ayrımında önemli rol oynar.

Doppler Ultrasonografi

Kistlerin damarlanması ve bu damarlardaki bazı ölçümler ile kötü huylu kistlerin tanınmasında yardımcı olan tanı yöntemidir.

Tedavi Şekilleri

İlaç tedavisi

En sık kullanılan ilaçlar doğum kontrol haplarıdır. Basit yumurtlama kistlerinde % 90 oranında tedavi için yeterli olabilir. Bu esnada her adet sonrası yapılan ultrasonografi ile büyüklük takip edilir. İlaca cevap vermeyen kistlerde operasyon düşünülebilir. GnRH analogları adı altında toplanan ilaçlar(lucrin Depot, Decapeptyl Depot) ise daha çok çukulata kistlerinin operasyon öncesi küçültülmesi veya operasyon sonrası tekrarını engellemek için kullanılır.

Cerrahi tedavi

Normal ameliyat veya laparoskopik yöntemlerle yapılabilir. Operasyonun türüne tetkikler sonucunda karar verilir. Burada yaş, doğurganlık ve kistin büyüklüğü ile karakteri rol oynar. Bazen laparoskopik başlayan operasyon hastanın yumurtalığını korumak amacıyla normal operasyonla sonuçlandırılabilir. Özellikle kanser şüphesi olan kistlerde laparoskopiden kaçınılır.

Kanser şüphesi olan kistlerde operasyonda patolog da hazır bulunur ve çıkan parçanın ilk değerlendirilmesini yaparak operasyon yön vermede yardımcı olur.

Operasyonda yapılan ameliyat türleri yumurtalık kistinin çıkarılması, kistin bulunduğu yumurtalığın alınması veya rahim ve yumurtalıkları tümünden çıkarılması şeklinde olabilir. Bebek isteyen kadınlarda şartlar uygunsa sadece kist çıkarılarak yumurtalığın korunmasına çalışılır. Fakat kist yumurtalığı tamamen baskıyla yok etmişse tüm yumurtalık alınır. Yaşı ileri olan, menopozdaki kadınlarda ve kanser şüphesi olan ve doğurganlığını tamamlamış olan kadınlarda rahim ve yumurtalıklar alınabilir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir